hızır gibi yetişti deyimindeki hızır'la tanışmış olabilirim. allah bana gökten melekler indirmiş olabilir. bunlar üzere daha iyi bir "kul" olmak düşer bana sonucunu çıkartmış olabilirim. ertesinde istanbul'un en güzel yerlerinden birine, yavuz sultan selim camii, gitmiş olabilirim. yağmurun altında bir bankta esra ile saatlerce oturararak, ah keşke fotoğraf makinamı getirseydim diye yakınmış olabilirim. o fevkaladenin fevkindeki manzarayla kendime gelmiş olabilirim. kadınlar pazarında bir yerde irmikli dondurma denemiş olup tadı konusunda emin olmayabilirim. eski kafa'nın o loş atmosferinde esra'yı gülsün diye saçmalamış olabilirim. swaroski taşlı kalemle bir kitaba notlar düşmüş olabilirim. kalemin taşını gelinliğe monte etme hayalleri kurabilirim. ertesi sabah yine yavuz sultan selim camiinin avlusunda uyanabilirim. ve tam da seyrü sefere çıkmış iken oturduğum yerden bir telefon bugün günlerden srebetnica olduğunu hatırlatmış olabilir. mavi kelebeğin izinden gideceğim günleri düşlemiş olabilirim. fight club'ı yeniden izleme aşkı şevkiyle dolup taşıyor olabilirim. nedeni fight club'ın sosyolojik tahlilini yapan bir yazı okumam olabilir. bunu üzerine bu fim benim izlediğim film miydi deyip tekrar izlemem gerektiğini anlamış olabilirim.
daha sonra...şöyle bir gün kadar...
filistin filmleri kapsamında yayınlanan "zeytin'in hayali" çizgi filmini onlarca çocuk ile beraber izlemiş olabilirim. çizgi film de olsa beni ağlatmış olabilir.film sonrasında çocuklardan biri annesine;
-anne israilliler gerçek mi?
diye sormuş olabilir. annesi evet yavrum diye cevaplayıp çocuk;
-buraya da gelirler mi anne?
diye sormuş olabilir. ben de sırf bunu duymak içni buraya gelinirdi sonucunu çıkartmış olabilirim. israilliler gerçekten gerçek mi! sonrasında istanbulu'un en güzel ikinci bir yerine gitmiş olabilir, size şiddetle tavsiye ediyor olabilirim: galata konak cafe. çok güzelden daha başka bir kelime bulamıyor olabilirim. tuğba'nın iş ve aşk hayatındaki entrikaları dinlemiş olabilirim. döner iken istiklal'de her ırktan her dilden her dinden rengarenk gençlerin geçiş törenine rastgelmiş olabiliriz. taksimin o karmakarışık hali daha da alalanmış ve insanı mutlu etmeye yetiyor olabilir.
ve cumartesi pazar ve pazartesim bu şekilde geçmiş bitmiş olabilir. her güzel şey gibi o da fani olabilir.
ben bu yazıyı bekliyordum,
küçük kardeşimin sözlrini karikatürize ederek dünya kamuoyuna sunmalıyız diye düşünümekteyim